KAZDAĞLARI
Ana Sayfa
Yeri
Coğrafi Özellikleri
Bitkileri
Hayvanları

Kültür Değerleri

          Geçmiş yaşam

          Antandros Kenti

          Troya Efsanesi

          Sarıkız Efsanesi

          Hasan Boğuldu

          Günümüzde Sarıkız

          Kaz Avlusu

          Şahin Kalesi

Fotoğraf Galerisi

Gezi Güzergahları

Yakın Çevremiz

Uzaklar

Kılavuzluk Hizmetleri

Konaklama

Ziyaretçi Defteri

İletişim




 

KAZ AVLUSU

 

 
 

 
 

            Kaz avlusu, Kazdağı’nın zirveler düzlüğünden başlayarak, dağın en yüksek zirvesi olan Karataş tepesini ve kutsal alan olan Kartal çimenini de ( = Türkmen yaylası ) içerisine alan, etrafındaki zeminden bariz şekilde ayırt edilebilen yer yer iki metre genişliğinde olan, yıkılmış duvar hissi veren, bir kilometre çapında dairesel taş yığınıdır.

            Coğrafyacılar bu yapıya Girlant demektedirler ve milyonlarca yıl önceden, buzullar tarafından meydana getirildiğini belirtmekte ve dünyada ender görülen bir coğrafi yapı olduğundan söz etmektedirler.

            Troya kral soyundan olan prens Ankhises ile tanrıça Afroditin oğlu olan, Aeneas, annesinin de yardımıyla, Troya savaşından kurtulanlarla birlikte, İda dağının en yüksek tepesi olan Gargaros tepesinin (=Karataş tepe ) eteklerinde bulunan ve kutsal alan olarak kabul edilen Kartal çimeni yaylasına (= Türkmen Yaylası ) sığınır. Düşmanlardan korunmak için etraflarına harçsız bir duvar çevirerek, kaz avlusunu oluşturduklarını ve İtalya’ya gidene kadar burada yaşadıklarını tarihçiler anlatmaktadır.

            Kaz avlusunun oluşumunun yöre halkı tarafından en çok benimseneni Sarıkızla ilişkili olanıdır. Sarıkızın kazlarının, Bayramiç ovasına inerek köylünün mahsulüne zarar vermesi üzerine, Sarıkızın, eteğine doldurduğu  taşları saçarak Kaz avlusunu oluşturduğuna, böylece,  Kazların, köylülerin mahsulüne zarar vermesini engellediğine inanmaktadırlar.

 

 
 

         

 



    


 

                 Fotoğrafların  izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.